12 Ekim 2017 Perşembe

PROGRAMLAMA EĞİTİMİ

İlköğretim Düzeyinde Programlama Eğitimi: Yurt Dışı Ve Yurt İçi Perspektifinden Bir Bakış

Programlama eğitimi tüm dünyada ağırlıklı olarak lisans düzeyinde yapılmaktadır. Ancak son zamanlarda, özellikle gelişmiş ülkelerde, yazılımı sevdirmek ve bu sürece öğrencileri daha erken yaşta başlatarak programlama eğitimini daha geniş bir alana yaymak amacıyla birtakım düzenlemeler yapılmaktadır. Çünkü 21. yüzyıl bireylerinde bulunması gereken problem çözme, yaratıcılık ve üst düzey düşünme gibi birtakım becerilerin programlama ve bilgisayar biliminin öğretilmesi ile kazandırılabileceği görüşü savunulmaktadır. Bu kapsamda gerek yurt dışında gerek yurt içinde programlama eğitiminin öneminin farkına varılmış olup birçok ülke müfredat programında düzenlemeler yapmaktadırlar.

Yurt Dışında Programlama Eğitimi

Örneğin, İngiltere’de 2013 yılı Kasım ayı itibariyle ilkokuldan itibaren okullarda bilgisayar programlama eğitimine başlanmış ve 2014 yılı tüm ülkede  “Kodlama Yılı” (Year of Code) olarak ilan edilmiştir. Ayrıca okullardaki bilgi ve iletişim teknolojileri dersinin içeriğini “çağa ayak uyduramadığı” gerekçesi ile değiştirerek bu dersin içeriğine zorunlu ve geniş bir programlama bölümü eklemişlerdir. Okullarda programlama öğretimini 5-6, 7-11 ve 11-14 yaş grubuna göre kademelere ayırarak her kademeye özel programlama eğitimleri planlamışlardır. Birinci basamakta (5-6 yaş grubu) algoritmanın ne olduğunun öğretilmesi, ikinci basamakta (7-11 yaş grubu) daha karmaşık programlar oluşturmaları ve hataları ayıklayabilecek düzeye gelmeleri hedeflenmiştir. Üçüncü basamakta (11-14 yaş grubu) ise öğrencilerin iki ya da daha fazla programlama diline hâkim olmaları beklenmektedir.

Amerika Birleşik Devletleri, hükümet, sivil toplum kuruluşları, Microsoft ve Google gibi teknoloji ve yazılım şirketlerinin desteğiyle okullarda kodlama eğitimi konusunda birçok çalışma yapmaktadır. Bu çalışmalar arasında 2013 yılında kurulan “code.org” platformu öne çıkmaktadır. ABD’de yaklaşık 6 milyon öğrencinin kullanmakta olduğu bu platform sayesinde öğrenciler, kodlamayla ilgili yüzlerce kavramı kullanarak kendi programlarını yazabilmektedirler.

Güney Kore Bilim ve Gelecek Planlama Bakanlığı, üstün yetenekli iş gücü sağlamak amacıyla ilkokuldan itibaren programlama derslerinin zorunlu olacağını açıklamıştır. Açıklamada ilkokulların 2017, liselerin 2018 yılından itibaren kademeli olarak programlama eğitimine başlayacaklarını belirtmişlerdir. Bu uygulama ile ilköğretim düzeyinde öğrencilerin bilgisayar işletmenliğinden çok algoritmaları anlamaya odaklanılması gerektiği üzerinde durulmuştur.

Yazılım alanında önemli ilerlemeler göstermiş olan Hindistan’ın müfredat programına bakıldığında, hemen her kademede bilgisayar eğitiminin yer aldığı görülmektedir. Hindistan’da bir öğrenci ilkokulda (1 ve 4. sınıflar arası) algoritmanın temelleri üzerine eğitim almaktadır. Ortaokulda, BASIC programlama diline geçiş yapılmakta ve sabitler, değişkenler ve döngülerle ilgili derslere yer verilmektedir. Lisede ise dersler, daha ileri düzey programlar yazılacak şekilde düzenlenmiştir.

Estonya’da, 2012 yılında pilot bir program uygulamaya konulmuş ve ardından ilköğretim 1. sınıf itibariyle kodlama eğitiminin verilmesine karar verilmiştir.

Avustralya Eğitim Bakanlığı tarafından 2015 yılı itibariyle okullarda birinci sınıftan (5 yaşından) itibaren 2 yıl boyunca temel programlama dilleri ve kod eğitimi verilmesi planlanmıştır. Dersler sonraki senelerde ileri düzey programlama derslerine dönüşecek ve ortalama 7 yaşında bir öğrenci temel programlama mantığını çözmüş olacak şekilde bir düzenleme yapılmıştır.

Fransa’da 2015 yılı itibariyle programlama eğitiminin en erken kaç yaşında verilebileceği üzerine yapılan bir araştırma sonucunda temel programlama eğitiminin okul öncesi eğitim çağından itibaren verilebileceği belirtilmiştir. Bu düzeyde verilecek eğitimlerde amaç, öğrencilerin sezgi gücünü ve görsel düşünceyi geliştirmek olduğu belirtilmektedir. Ayrıca çocuklara makineleri programlayanların insanlar olduğunu kavratmak amaçlanmaktadır.

Macaristan’da “programlamanın sadece erkek işi olmadığı” iddiasını kanıtlamak için “Programcı Kızlar” adıyla bir proje yürütülmektedir. Bu proje kapsamında ortaokulda öğrenim gören kız öğrencilere yönelik “Processing" programlama dili ile eğitim verilmektedir. Günden güne büyüyen bu projeyi sivil toplum kuruluşları ve farklı ülkeler de desteklemektedir.

Çin’de ise temel kodlama eğitiminin daha erken yaşlarda verildiği gözlenmiştir. Çin’de kart oyunları ile temel kodlama eğitimleri okul öncesi dönemde verilmektedir. Yurtdışında programlama konusunda yapılan çalışmalar incelendiğinde ülkelerin programlama eğitimine verdiği önemin arttığı ve birçok ülkede bu eğitimlerin erken yaşlarda verilmesine yönelik bir eğilimin olduğu görülmektedir.

Ülkemizde Programlama Eğitimi

Yurtdışında olduğu gibi ülkemizde de programlama eğitimine verilen önem her geçen gün artmaktadır. Bu kapsamda ülkemizde 2012 yılına kadar “Bilgisayar”, “Bilişim Teknolojileri” gibi isimlendirmelerin yapıldığı bilgisayar dersleri, 2012 yılında alınan bir karar ile “Bilişim Teknolojileri ve Yazılım” olarak güncellenmiştir. Dersin adında yazılım ilk defa kullanılmış olup bu çerçevede müfredata algoritma ve programlama ile ilgili konular dâhil edilmiştir. 5. sınıftan itibaren öğrencilere temel düzeyde programlama eğitimleri verilmeye başlanmıştır.

Ülkemizde programlama eğitimini yaygınlaştırmak için çeşitli sivil toplum kuruluşları, MEB, üniversiteler, şirketler de birtakım projeler yürütmektedirler. Örneğin, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde geliştirilmiş olan EBA portal üzerinden öğrenci ve öğretmenler özgün programlar yazabilmekte veya başkası tarafından yazılan bir programın kod satırlarına erişerek geliştirmeler yapabilmektedirler.

Ayrıca 2014 yılında Türkiye Bilişim Derneği ve çeşitli üniversitelerin desteğiyle “Bilgisayar Programlama Çocuk Oyuncağı” adlı bir etkinlik organize edilmiştir. Bu etkinliğin amacı ilk, orta ve lise öğrencilerinin, bilgisayar ve internet teknolojileriyle kendi programlarını yazabileceklerini ve bunun basit bir şey olduğunu fark etmelerini sağlamaktır.

Programlama eğitimini ülke genelinde yaygınlaştırmak amacıyla yürütülen diğer bir proje ise ülkemizde faaliyet gösteren mobil operatör şirketlerinden biri tarafından gerçekleştirilmektedir. Proje, bireylerin teknolojiyi tüketen değil aynı zamanda üreten bireyler olarak yetişmesini sağlamak amacıyla oluşturulmuştur. Ayrıca programlama alanında kız öğrencilerin sayısını artırmak da belirtilen hedefler arasındadır. Projenin Milli eğitim Bakanlığı’nın da desteği ile okullarda 7-13 yaş aralığındaki öğrenciler üzerinde gerçekleştirileceği belirtilmektedir. Projenin 2016-2017 eğitim öğretim döneminde başlatılacağı hedeflenmiştir.

Ülkemizde gerçekleştirilen bir diğer önemli proje ise Bilişim Garaj Akademisi tarafından 7-8, 9-12 ve 13-16 yaş gruplarına yönelik programlama, web tasarımı, 3D tasarım ve robot üretimi gibi eğitimlerdir. Bu eğitimler sayesinde öğrenciler, programlamanın bir problem çözme süreci olduğunun farkına varmaktadırlar. Yapılan bu çalışmalara bakıldığında programlama eğitiminin ülkemizde de değer kazandığını söylemek mümkündür.


KAYNAKÇA
Şenol SAYGINER1, Hakan TÜZÜN2
1 Mustafa Kemal Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Hatay 
2 Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder