İlköğretim
Düzeyinde Programlama Eğitimi: Yurt Dışı Ve Yurt İçi Perspektifinden Bir Bakış
Programlama eğitimi tüm dünyada ağırlıklı olarak lisans
düzeyinde yapılmaktadır. Ancak son zamanlarda, özellikle gelişmiş ülkelerde,
yazılımı sevdirmek ve bu sürece öğrencileri daha erken yaşta başlatarak
programlama eğitimini daha geniş bir alana yaymak amacıyla birtakım
düzenlemeler yapılmaktadır. Çünkü 21. yüzyıl bireylerinde bulunması gereken
problem çözme, yaratıcılık ve üst düzey düşünme gibi birtakım becerilerin
programlama ve bilgisayar biliminin öğretilmesi ile kazandırılabileceği görüşü
savunulmaktadır. Bu kapsamda gerek yurt dışında gerek yurt içinde programlama
eğitiminin öneminin farkına varılmış olup birçok ülke müfredat programında
düzenlemeler yapmaktadırlar.
Yurt
Dışında Programlama Eğitimi
Örneğin, İngiltere’de 2013 yılı Kasım ayı itibariyle
ilkokuldan itibaren okullarda bilgisayar programlama eğitimine başlanmış ve
2014 yılı tüm ülkede “Kodlama Yılı”
(Year of Code) olarak ilan edilmiştir. Ayrıca okullardaki bilgi ve iletişim
teknolojileri dersinin içeriğini “çağa ayak uyduramadığı” gerekçesi ile
değiştirerek bu dersin içeriğine zorunlu ve geniş bir programlama bölümü
eklemişlerdir. Okullarda programlama öğretimini 5-6, 7-11 ve 11-14 yaş grubuna
göre kademelere ayırarak her kademeye özel programlama eğitimleri
planlamışlardır. Birinci basamakta (5-6 yaş grubu) algoritmanın ne olduğunun
öğretilmesi, ikinci basamakta (7-11 yaş grubu) daha karmaşık programlar
oluşturmaları ve hataları ayıklayabilecek düzeye gelmeleri hedeflenmiştir.
Üçüncü basamakta (11-14 yaş grubu) ise öğrencilerin iki ya da daha fazla
programlama diline hâkim olmaları beklenmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri, hükümet, sivil toplum
kuruluşları, Microsoft ve Google gibi teknoloji ve yazılım şirketlerinin
desteğiyle okullarda kodlama eğitimi konusunda birçok çalışma yapmaktadır. Bu
çalışmalar arasında 2013 yılında kurulan “code.org” platformu öne çıkmaktadır.
ABD’de yaklaşık 6 milyon öğrencinin kullanmakta olduğu bu platform sayesinde öğrenciler,
kodlamayla ilgili yüzlerce kavramı kullanarak kendi programlarını
yazabilmektedirler.
Güney Kore Bilim ve Gelecek Planlama Bakanlığı, üstün
yetenekli iş gücü sağlamak amacıyla ilkokuldan itibaren programlama derslerinin
zorunlu olacağını açıklamıştır. Açıklamada ilkokulların 2017, liselerin 2018
yılından itibaren kademeli olarak programlama eğitimine başlayacaklarını
belirtmişlerdir. Bu uygulama ile ilköğretim düzeyinde öğrencilerin bilgisayar
işletmenliğinden çok algoritmaları anlamaya odaklanılması gerektiği üzerinde
durulmuştur.
Yazılım alanında önemli ilerlemeler göstermiş olan
Hindistan’ın müfredat programına bakıldığında, hemen her kademede bilgisayar
eğitiminin yer aldığı görülmektedir. Hindistan’da bir öğrenci ilkokulda (1 ve
4. sınıflar arası) algoritmanın temelleri üzerine eğitim almaktadır.
Ortaokulda, BASIC programlama diline geçiş yapılmakta ve sabitler, değişkenler
ve döngülerle ilgili derslere yer verilmektedir. Lisede ise dersler, daha ileri
düzey programlar yazılacak şekilde düzenlenmiştir.
Estonya’da, 2012 yılında pilot bir program uygulamaya
konulmuş ve ardından ilköğretim 1. sınıf itibariyle kodlama eğitiminin verilmesine
karar verilmiştir.
Avustralya Eğitim Bakanlığı tarafından 2015 yılı itibariyle
okullarda birinci sınıftan (5 yaşından) itibaren 2 yıl boyunca temel
programlama dilleri ve kod eğitimi verilmesi planlanmıştır. Dersler sonraki
senelerde ileri düzey programlama derslerine dönüşecek ve ortalama 7 yaşında
bir öğrenci temel programlama mantığını çözmüş olacak şekilde bir düzenleme
yapılmıştır.
Fransa’da 2015 yılı itibariyle programlama eğitiminin en
erken kaç yaşında verilebileceği üzerine yapılan bir araştırma sonucunda temel
programlama eğitiminin okul öncesi eğitim çağından itibaren verilebileceği
belirtilmiştir. Bu düzeyde verilecek eğitimlerde amaç, öğrencilerin sezgi
gücünü ve görsel düşünceyi geliştirmek olduğu belirtilmektedir. Ayrıca
çocuklara makineleri programlayanların insanlar olduğunu kavratmak
amaçlanmaktadır.
Macaristan’da “programlamanın sadece erkek işi olmadığı”
iddiasını kanıtlamak için “Programcı Kızlar” adıyla bir proje yürütülmektedir.
Bu proje kapsamında ortaokulda öğrenim gören kız öğrencilere yönelik
“Processing" programlama dili ile eğitim verilmektedir. Günden güne
büyüyen bu projeyi sivil toplum kuruluşları ve farklı ülkeler de
desteklemektedir.
Çin’de ise temel kodlama eğitiminin daha erken yaşlarda
verildiği gözlenmiştir. Çin’de kart oyunları ile temel kodlama eğitimleri okul
öncesi dönemde verilmektedir. Yurtdışında programlama konusunda yapılan
çalışmalar incelendiğinde ülkelerin programlama eğitimine verdiği önemin
arttığı ve birçok ülkede bu eğitimlerin erken yaşlarda verilmesine yönelik bir
eğilimin olduğu görülmektedir.
Ülkemizde
Programlama Eğitimi
Yurtdışında olduğu gibi ülkemizde de programlama eğitimine
verilen önem her geçen gün artmaktadır. Bu kapsamda ülkemizde 2012 yılına kadar
“Bilgisayar”, “Bilişim Teknolojileri” gibi isimlendirmelerin yapıldığı
bilgisayar dersleri, 2012 yılında alınan bir karar ile “Bilişim Teknolojileri ve
Yazılım” olarak güncellenmiştir. Dersin adında yazılım ilk defa kullanılmış
olup bu çerçevede müfredata algoritma ve programlama ile ilgili konular dâhil
edilmiştir. 5. sınıftan itibaren öğrencilere temel düzeyde programlama eğitimleri
verilmeye başlanmıştır.
Ülkemizde programlama eğitimini yaygınlaştırmak için çeşitli
sivil toplum kuruluşları, MEB, üniversiteler, şirketler de birtakım projeler
yürütmektedirler. Örneğin, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde geliştirilmiş olan
EBA portal üzerinden öğrenci ve öğretmenler özgün programlar yazabilmekte veya
başkası tarafından yazılan bir programın kod satırlarına erişerek geliştirmeler
yapabilmektedirler.
Ayrıca 2014 yılında Türkiye Bilişim Derneği ve çeşitli
üniversitelerin desteğiyle “Bilgisayar Programlama Çocuk Oyuncağı” adlı bir
etkinlik organize edilmiştir. Bu etkinliğin amacı ilk, orta ve lise
öğrencilerinin, bilgisayar ve internet teknolojileriyle kendi programlarını
yazabileceklerini ve bunun basit bir şey olduğunu fark etmelerini sağlamaktır.
Programlama eğitimini ülke genelinde yaygınlaştırmak amacıyla
yürütülen diğer bir proje ise ülkemizde faaliyet gösteren mobil operatör
şirketlerinden biri tarafından gerçekleştirilmektedir. Proje, bireylerin
teknolojiyi tüketen değil aynı zamanda üreten bireyler olarak yetişmesini
sağlamak amacıyla oluşturulmuştur. Ayrıca programlama alanında kız öğrencilerin
sayısını artırmak da belirtilen hedefler arasındadır. Projenin Milli eğitim
Bakanlığı’nın da desteği ile okullarda 7-13 yaş aralığındaki öğrenciler
üzerinde gerçekleştirileceği belirtilmektedir. Projenin 2016-2017 eğitim
öğretim döneminde başlatılacağı hedeflenmiştir.
Ülkemizde gerçekleştirilen bir diğer önemli proje ise Bilişim
Garaj Akademisi tarafından 7-8, 9-12 ve 13-16 yaş gruplarına yönelik
programlama, web tasarımı, 3D tasarım ve robot üretimi gibi eğitimlerdir. Bu
eğitimler sayesinde öğrenciler, programlamanın bir problem çözme süreci
olduğunun farkına varmaktadırlar. Yapılan bu çalışmalara bakıldığında
programlama eğitiminin ülkemizde de değer kazandığını söylemek mümkündür.
KAYNAKÇA
Şenol SAYGINER1, Hakan TÜZÜN2
1 Mustafa Kemal Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim
Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Hatay
2 Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri
Eğitimi Bölümü, Ankara